Dertli ama çok sessizsin Urfa!



Kaleminden Dökülenler bloggeri Murat Doğan, bu haftaki yazısında Şanlıurfa'yı kaleme aldı. İşte yazarın kaleme aldığı o yazı;
Urfa, gözünü budaktan sakınmayan, tok gözlü, misafirperver, gelenek ve göreneklerine sadık insanların yaşadığı bir şehir.

Sokaklara inip insanlarla haşır neşir olduğunuzda hep konuşan, bir şeyleri eleştiren insanlarla karşılaşırsınız. Sadece sokaklarda değil, evlerde, işyerlerinde, kahvehanelerde, parklarda durum böyledir.

Belediyelerin icraatları, yaptıkları, yapmadıkları, kamu ve özel sektör çalışanları hakkında eleştiriler, yolcu taşımayla ilgili sıkıntılar, futbol, dünya ile ilgili haberler hakkında yorumlar, ekonomik durumlarla ilgili fikir beyan etmeler, icraatleri olmayan vekiller, mevsime göre hava durumuyla alakalı yorumlara varana kadar birçok konuda yorumlarla karşılaşırız. Tabiki düşünen, tartışan, paylaşan insanların olduğu bir şehirde yaşamak güzeldir.

Ancak çok sesli olan bu şehirde çelişkilerle dolu bir sessizlik var. Derdini, sorununu, isteğini, eksiklerini yerel yönetimlere ve daha üst yöneticilere çoğu zaman anlatamayan bir şehirdir Urfa. Ülkenin birçok şehrine devasa yatırımlar yapılırken, gözle görülür yatırımlarda hep unutulan bir şehirdir Urfa. Vaat edilen projelerin unutulduğu şehirdir Urfa.


Her ne kadar kendi aramızda eleştiriler yapsak da bir devlet büyüğü gördüğümüzde bir sıkıntımızın olduğu sorulduğunda ‘Canınızın sağlığı’ diyen insanlar yaşıyor bu şehirde.

Herhangi bir sorunu olduğunda yetkilileri aramasını istediğimizde, aramayan ve hakkını savunamayan insanlar var bu şehirde.

Elektrikler kesilir, sular kesilir, işsizlik alır başını gider, yollar bozulur, her gün zam gelir… Bunu dile getirmekten çekinen insanlar var.

Tabi bunları eleştiren çıkıyor ama bu da bir elin beş parmağını geçemiyor. Sorunlara alışmış, kaderine razı olmuş insanların yaşadığı bir şehirdir Urfa. Sağlıkta yaşadığımız sorunlar ortada. Her gün sabahın erken saatlerinde hastanede uzun kuyruklarda yaşlı ve hasta olduğuna rağmen saatlerce bekleyen ve sadece tepkisini orada gösterip bu işe çözüm bulacak bir yöneticiye aktarmasından çekinen insanlarımız var bu şehirde.

Belki alçakgönüllü insanlarız, bu sorunlarımızı dile getirmekten çekiniyoruz. Sesimizi duyurmaları için vekiller seçmişiz. Ancak hangi milletvekilimiz çıkıp var olan bir sorunumuza el atıyor? O kadar fazla STK’mız var. Hangisi çıkıp bu şehrin sorunu şudur diyebiliyor?



Velhasıl dışarıdan görününce çok sessiz bir şehirde yaşıyoruz. Ama içine girdiğimizde sorunların üst üste yığıldığı, çözümsüzlükten kördüğüm olan bir şehir görüyoruz. İstemeyi, takip etmeyi, olunca teşekkürü, henüz olmadıysa nedenini sordukça; bilinçli, hakkını arayan, yatırımların daha kısa sürelerde yapıldığı bir şehir olacağımızı düşünüyorum. Yeter ki sorunlarımızı kapalı perdeler arkasında değil de doğru yerde söyleyelim…

Yazan: Murat Doğan

Yorum Gönder

0 Yorumlar